Haber Merkezi – Zaman gazetesi yazarı Ali Bulaç, dün yazdığı yazısında AKP’nin bir ABD projesi olduğunu yazdı. Bulaç, AKP’nin ABD, İngiltere ve İsrail tarafından Erdoğan ve ekibine kurdurulduğunu ve bu güçlerin AKP’ye ‘‘1. Biz sizi iktidara taşıyalım. 2. Size iktidarda sorun çıkaracakları opere edelim. 3. Size gerekli finansal destekleri getirelim’’ dediğini ve karşılığında şu üç şeyi talep ettiğini belirtti. ‘‘a. İsrail’in güvenliğini artıracaksınız, önündeki engelleri kaldıracaksınız. b. Büyük Ortadoğu Projesi yani sınırların değişmesi. c. İslam’ın yeniden yorumlanmasında bize yardımcı olacaksınız.”
Bulaç, yazıyı yazma sebebinin AKP’nin Batı’yla ilişkilerinin bozulmasını açıklamak olduğunu belirtti. Bulaç şöyle devam etti: ‘‘1998’lerden başlamak üzere Amerikalılar, sıklıkla bizlerle görüşmeye başladılar. Biri gidiyor, üçü geliyordu. Sordukları şuydu: “Türkiye’de dindar zemini kuvvetli bir iktidar mümkün mü?” Ben ana fikir olarak şunları söylüyordum: “Türkiye’de İslami-muhafazakâr aktörlerin belirleyici rol oynadığı bir döneme giriyoruz. Kronikleşmiş sorunlarımızı eski zihniyetle çözemeyiz; bölge gibi Türkiye de yeniden şekillenmek durumunda, Batı İslam’a, Müslümanların hayat tarzına ve kaynaklarına saygı göstermelidir. Batı ile savaşmak zorunda değiliz ama Batı’nın süren tahakküm ve hegemonyası altında Ortadoğu böyle devam edemez. İsrail sınırlanmalı, rejimler demokratikleşmeli, kaynaklar adil dağıtılmalı, İslam’ın cevaz verebileceği siyasetlere engel olunmamalı.”
‘‘Ancak ne aktivisttim ne siyasi bir hevesim vardı. Abdurrahman Dilipak ise çok hareketli, aktif bir arkadaşımız. Tanıyanlar bilir, her konuda projesi var. Yeni dönemde Türkiye için mümkün bir siyasi proje hazırladı, bundan hayli saygın kişilere bahsetti. Ve onun ifadesine göre Ankara’da birilerine çalıştığı dosyayı verince, Amerikalıların görüşme trafiği değişti, bir süre sonra Dilipak, projesinin “bazı değişiklikler”le AK Parti olarak ortaya çıktığını gördü. Bundan sonrası hepimizin malumu!’’
Bulaç, projenin önce Necmettin Erbakan’a götürüldüğünü ve Erbakan’ın reddettiğini, konuya dair Erbakan’da önemli belgeler olduğunu da yazdı. Bulaç, M. Ali Bulut’u referans göstererek, Erdoğan’ın projeye Muhsin Yazıcıoğlu’nu da dahil etmeye çalıştığını ancak Yazıcıoğlu’nun reddettiğini de belirtti.
Bulaç yazısını şöyle bitirdi, ‘‘Sistemin onayını al, imkânlarını kullan, sonra “Ben yokum” deyip diklen! Arkasından Saddam’ın Batı adına İran’la savaştıktan sonra Kuveyt’i işgal etmesini andırırcasına Suriye “Bizim iç meselemizdir, birkaç hafta sonra Beni Ümeyye Camii’nde namaz kılacağız” diye silahla rejim devirme ve müdahale arzularını açığa vur. Bu ilk günden yanlıştı. Bugün faturası hepimize kesiliyor!’’