Devrimci Karargah davası hukuken çöktü

Devrimci Karargah davasının temeli olan MİT raporunun mahkeme kararıyla, “hukuki delil” olamayacağı kesinleşti. Dosyanın en büyük delili “hukukdışı” olunca dava hukuken çökmüş oldu.

Sosyalistlerin yargılandığı “Devrimci Karargah” davasında ağır hapis cezaların verilmesinin gerekçesi olarak sunulan “MİT raporu” artık hükümsüz. İstanbul 7. İdare Mahkemesi, hakkında hiç soruşturma dahi olmamasına rağmen MİT raporunda “örgüt üyesi” olarak ilan edilen ve tüm özel yaşamı ayrıntılı olarak yazılan Avukat Gülizar Tuncer’in açtığı davada İçişleri Bakanlığı’nı tazminata mahkum etti. Ancak mahkeme, fişleme kayıtlarının silinmesi kararını veremedi.

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Eş Genel Başkanı Tuncay Yılmaz, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ve Türkiye Gerçeği Dergisi Yazarı Mehmet Güneş, Bilim ve Gelecek gazetesi yazarı Baha Okar’ın içinde bulunduğu sosyalistlerin yargılandığı ve kamuoyunda “Devrimci Karargah” olarak bilinen davada MİT tarafından “etüt çalışması” adı altında dosyaya MİT raporu konulduğu ortaya çıkmıştı. “Çok gizli” ibareli raporda 17 kişi, “TDP üyesi” olarak gösterilmişti. Hakkında hiçbir örgüt soruşturması dahi olmayan Tuncer’in, evlilik, çocuk ve sağlık sorunları gibi özel yaşam da ayrıntılı olarak anlatılmıştı. Raporun, her bir sayfasının altında “hukuki delil olarak kullanılamaz” notu olmasına rağmen, rapor dosyaya “delil” olarak konulmuştu.

Çocuğu hakkındaki bilgiler dahi raporda yer alan Avukat Gülizar Tuncer, “özel hayatın korunması” ilkesinin ihlal edildiğini ve kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek, İçişleri Bakanlığı hakkında tazminat davası açtı. Tuncer’in avukatı İbrahim Ergün, başvuruda fişleme kayıtlarının da silinmesini istedi. Talebi değerlendiren İstanbul 7. İdare Mahkemesi, İçişleri Bakanlığı’nı tazminat ödemeye mahkum etti. Ancak mahkeme, MİT’in görevleri arasında istihbarat raporları hazırlamanın da olduğunu belirtti, raporun milli güvenlik, kamu düzeni ve suç işlenmesini önleme amaçlarına yönelik olduğunu savundu.

İçişleri Bakanlığı, yargılama sırasında söz konusu raporun Emniyet Müdürlüğü kayıtlarında bulunmadığını, böyle bir fişlemenin kendileri tarafından yapılmadığını savundu, “Fiş kaydı yoktur” dedi. Mahkeme, bu nedenle fiş kaydının silinmesi yönündeki talebe ilişkin olumlu karar vermedi.

ERGÜN: MİT RAPORU DELİL OLARAK KULLANILAMAZ

Mahkeme kararını değerlendiren Avukat İbrahim Ergün, karar ile MİT raporunun hukuki delil olarak kullanılamayacağının kabil edildiğini belirtti. Ergün, mahkeme kararı ile anılan belgenin gönderildiği ve delil olarak kullanıldığı “Devrimci Karargah” davasında bir çok sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının dayanaksız olduğunun, delil niteliği taşımayan yazılara dayanılarak hüküm verildiğinin yargı kararıyla kanıtlanması anlamına geldiğini belirtti.

Ergün, karara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Davalı bakanlık bu belgenin emniyet kayıtlarında tutulmadığını, böyle bir fişlemenin kendilerince yapılmadığını ve bulundurulmadığını savunmuş, fiş kaydı yoktur demiş olduğu için mahkeme fişlerin silinmesi talebi konusunda olumlu bir karar vermemiştir. Ancak bu karar ile dava konusu 102 sayfalık MİT yazısının emniyet kayıtlarında olmadığı yargısal kabul gördüğüne göre emniyet bu belgeyi bundan sonra kullanamayacaktır. Aksi halde hem mahkemeden bilgi gizlemiş olacak hem de hukuka aykırı işleme devam etmiş olacaktır. Bu karar mahkemenin bu kayıtların varlığı halinde silinmesini de kararlaştıracağı şeklinde yorumlanmalıdır.”

devrimci karargah davası

Related Articles

  • ‘Komplo davası düşürülmelidir’
  • ‘Kobane ile dayanışmayı örüyoruz’
  • Halkbank önünde “Hırsız Var” eylemi
  • Üniversite’de bilim insanının işi ne?
  • Küçükçekmece’den Ferguson’a selam
Hakan Deniz
Ağla Küba ağla
Hakan Deniz