Berkin Elvan Öğrenci Evi olayının arka yüzü

Son günlerde internet ortamında, mail gruplarında solcu gençlerin korkunç işler yaptıklarına dair yazılar büyük bir hızla yayıldı. İddialar, suçlamalar, tehditler, kişilere yönelik karalamalar bir kar topu misali büyüdü.

İddia şuydu: Berkin Elvan işgal evinde “Kürt” ve çocuk yaştaki kişilere SYKP’li/HDP’li gençler tarafından işkence yapılmış, saatler boyunca süren işkencede çocuklar sopalar ve zincirlerle öldüresiye dövülmüş, o halde parka atılmış, daha sonra da ölüp ölmedikleri kontrol edilmişti. Bir HDK/HDP yöneticisi de bu suça iştirak etmişti.

Aynı suçlamalar arasında SYKP’nin konunun üzerini kapatmak amacıyla kamuoyuna açıklama yapmadığı, HDK/HDP’yi bilgilendirmediği de yer alıyordu; böyle büyük bir suçun faillerinin derhal kamuoyuna açıklanması gerekiyordu! Öte yandan SYKP ise, bu vahim nitelikteki olaya karışan 7 Parti üyesinin daha sonra yaptıkları büyük hatanın ayırdına vararak İl Disiplin Kurulu’na başvurduklarını, Kurul’un bu kişilere 11 ila 12 aylık Parti’den uzaklaştırma cezası verdiğini, bu cezaya yapılan itirazların Merkez Disiplin Kurulu’na götürüldüğünü ve bu Kurul’un kararının beklendiğini açıkladı.

Ama bu açıklamaya rağmen internet ortamındaki suçlamalar, tehditler hız kesmeden devam etti. Konu, SYKP’den başlayarak bu partinin bileşeni olduğu HDP’ye yönelik suçlamalara dönüştü. İlkel Kürt milliyetçilerinden dinci – ulusalcı gerici çevrelere, liberal internet medyasından statükocu portallara kadar çeşitli kesimler ilk satırlarda belirtilen ağır suçlamaları bezenmiş ama aynı zamanda Türkiyeli sosyalistlerle Kürt Özgürlük Hareketinin HDP’de bir araya gelişini, örgütlü, militan sosyalist mücadeleyi hedef alan bir minvalle dallandırıp budaklandırarak yaymayı sürdürdü.

İşte tam bu dönemde, Berkin Elvan işgal evinde gerçekleşen olayın tarafları, işkence gördüğü iddia edilen “Kürt çocuklar” ile işkence ettiği ileri sürülen gençler, HDP il binasında, HDP il yöneticilerinin, HDP Beşiktaş Meclisi üyelerinin de bulunduğu bir ortamda buluştu.

SYKP’li (aynı zamanda HDP’li) gençler, teker teker söz alarak, Parti (HDP) binasında ve işgal evinde yaşanan hırsızlık olaylarından sorumlu gördükleri iki gence (biri 20, diğeri 18 yaşında) cezalandırma amacıyla şiddet uyguladıklarını, daha sonra olaydan haberdar olan SYKP’lilerin eleştirileri sonucu yanlış yaptıklarını anladıklarını ve pişman olduklarını söylediler; iki gençten özür dilediler. Kendileriyle aynı sınıftan kişilere, yiyeceklerini ve odalarını paylaştıkları kendileri gibi yoksul gençlere, velev ki bazı eşyalarını çalmış olsunlar, şiddet uygulamaktan utanç duyduklarını anlatan gençler yaptıklarından vicdanen rahatsız olduklarını söylediler ve şimdi her şeye çok başka baktıklarını, nasıl bir hata yaptıklarını artık bambaşka bir yerden gördüklerini anlattılar.  Kendilerine verilen cezanın gelip geçeceği, esasen vicdanen çektikleri azaptan kurtulmalarının zorluğunu belirttiler. Şiddet uygulayan gençlerden çoğunun Kürt ve ikisinin de 17 yaşında olması ise yürütülen linç kampanyasının amacını bir kez daha ortaya koydu.

SYKP’li gençler konuşmalarını yapıp ayrıldılar. Daha sonra şiddete maruz bırakılan iki genç olayı kendi açılarından anlattılar. İki genç, evlerinin ve paralarının olmaması nedeniyle arada bir işgal evinde kaldıklarını, burada gerek öğrenci gençlerden gerek komşulardan sevgi, şefkat ve dayanışma gördüklerini, bundan çok hoşnut kaldıklarını söylediler. Buna rağmen, parasız kaldıkları için bir cep telefonu, para ve bazı eşyaları çaldıklarını açıkladılar.

İki genç, bunun ardından HDK yöneticisi A. tarafından, hırsızlık olayları nedeniyle kuşku altında oldukları, eve bir daha gelmemeleri yönünde çok kez uyarıldıklarını ama yine de kimse evde yokken eve girdiklerini, bunun üzerine yakalandıklarını anlattılar.

Gençler, yakalandıktan sonra ağır işkencelere uğratıldıkları, sopa, zincir vb. ile öldüresiye dövüldükleri, “yerden iki torba kan toplandığı”, ağır yaralı halde parka bırakıldıkları gibi iddiaları kesin bir dille yalanladılar. Kendilerine 3-4 tokadın dışında şiddet uygulanmadığını, sorgulamanın 1 saati geçmeyen bir süre içinde yapıldığını ifade ettiler. A’nın ise sadece ilk yakalandıkları sırada, kısa bir süre orada bulunup ayrıldığını söylediler.

Kendilerine, bu olaydan sonra şiddet uygulayan gençlerle veya arkadaşlarıyla görüşüp görüşmedikleri (esasen kendilerine bir baskı yapılıp yapılmadığı) sorulduğunda, bu tür bir baskı görmediklerini, işgal evindeki gençlerle olaydan sonra ilk kez HDP İstanbul il binasında yapılan bu buluşmada karşılaştıklarını söylediler. İki genç, ayrıca söz konusu gençlerin Partileri tarafından cezalandırılmasını istemediklerini, buna üzüldüklerini belirttiler.

Görüşme sırasında HDP yöneticileri ve diğer kişiler, halka yönelik ve sol içi şiddetin kökeninde erkek egemen zihniyetin yattığını, on yıllardır süren kirli savaşın da şiddet kültürünü körükleyip büyüttüğünü söylediler; buna karşı tüm sosyalist ve demokratik örgütlerin duyarlı davranıp bu tür olayların engellenmesi için önlem alması, samimi ve sürekli çaba göstermesi gerektiğinde görüş birliğine vardılar. İnternet ortamındaki önce SYKP’yi, sonra giderek HDP’yi de hedef alan suçlamalarda kasıt aranması gerektiği vurgulandı ve buna karşı ortak tavır alınmasının önemine işaret edildi.

siyasihaber.org özel haber

Yoruma kapalı