Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) 17 Kasım günü polis saldırısı gerçekleşmiş, kampüs içerisine giren çevik kuvvet ekipleri öğrencileri darp ederek gözaltına almıştı. Polisin kampüse girmesiyle beraber okulun özel güvenlik görevlileri de öğrencileri darp etmişti. Yaşanan olayların ardından fakültede eğitime 3 gün süreyle ara verilmişti.
DİSK’e bağlı Güvenlik-Sen DTCF’de yapılan saldırıları kınayan bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada öğrencilere saldıran güvenlik görevlileri kınanırken, bu tür olaylarda özel güvenlik çalışanlarının toplumun muhalif kesimlerine saldırtılacak maşalar olarak kullanılmasını kabul etmediklerinin altı çizildi.
Açıklamanın tam metni şu şekilde
Ankara DTCF’de Öğrencilere Yapılmış Saldırıyı Kınıyoruz!
Özel güvenlik emekçileri, özel güvenlik sektörünün oluştuğu günden beri toplumun ezilen ve muhalif kesimlerine karşı bir silah olarak kullanılmaya çalışılmaktadır. Bu kimi zaman özel güvenlik emekçilerinin direnişteki işçilere saldırtılması, kimi zaman da üniversitedeki öğrencilerle karşı karşıya bırakılması şeklinde ülkemizde defalarca yaşandı. Geçen hafta da özel güvenlik emekçilerinin Yırca köylülerine yapılan saldırıda kullanılıp daha sonra işsiz bırakılmalarına tanık olmuştuk.
Bugün de Ankara Üniversitesi DTCF’de yaşanan ve polisin üniversite öğrencilerini darp etmesi ve gözaltına almasıyla sonuçlanan olayda özel güvenlik emekçilerinin de öğrencilere saldırmalarını kınıyoruz. Sistemin ezileni ezilene kırdıran politikasının parçası olan bu olaylara özel güvenlik emekçilerinin karışması son derece yanlıştır. Güvenlik-Sen olarak bizler örgütlenmeye başladığımız günden beri özel güvenlik emekçilerinin onurlu bir iş ve onurlu bir yaşam talebini anti-militarist bir tutumla savunduk ve savunmaya devam edeceğiz. Özel güvenlik emekçileri olarak bizler, ülkemizdeki anti-demokratik uygulamaların bir parçası olmak ve bir maşa gibi toplumun ezilen ve muhalif kesimlerine karşı kullanılmak istemiyoruz.
Bizler biliyoruz ki; öğrencilere vurulan her darbe, kendi geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine atılan bir tokattır. Bugün darp etmeye çalıştığınız öğrenciler yarın çocuklarımızın öğretmeni, hastalandığımızda doktorumuz, haksız yere işten çıkarıldığımızda ya da ücretlerimizi alamadığımızda avukatımız olacaktır. Kaderimiz ortaktır. Özellikle üniversitelerde çalışan özel güvenlik emekçilerini ve diğer tüm özel güvenlik emekçilerini onurlu bir iş ve onurlu bir yaşam talebiyle Güvenlik-Sen’de örgütlenmeye çağırıyoruz.
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA
YA HEP BERABER YA HİÇBİRİMİZ !!!
DİSK/GÜVENLİK-SEN GENEL MERKEZİ