“Ortadoğu’da son gelişmeler” başlıklı söyleşi, 18 Kasım Salı akşamı SYKP İstanbul, Kadıköy İlçe binasında yapıldı. Siyaset gazetesi ve Siyasihaber.org yazarları Ayşe Sandıkçı ve Volkan Yaraşır’ın sunum yaptığı söyleşi, dinleyicilerin de katılımıyla verimli ve canlı bir tartışma ortamında gerçekleşti.
Moderatörlüğünü Halit Elçi’nin yaptığı söyleşide ilk sunumu Ayşe Sandıkçı gerçekleştirdi. Sandıkçı konuşmasında Ortadoğu’daki sorunun temelinde mezhep çatışmaları olduğu yönündeki görüşlerin gerçeği gizlediğini, asıl sorunun bölgede bulunan enerji kaynakları olduğunu söyledi. Emperyalistlerin bölgeyi kendi çıkarları doğrultusunda kaosa sürüklediğini ifade eden Sandıkçı, bu gidişatın karşısında Rojava halkının direnişinin ve yeni yaşam biçiminin umut verdiğini savundu.
Rojava Toplum Sözleşmesi’nden örnekler veren Ayşe Sandıkçı, bu metinde İktidarın temelini halkın oluşturduğunun yazdığını, kadınlara, gençlere özel ve ayrıcalıklı bir yer verildiğini, ekolojik temellere dayalı bir toplumun hedeflendiğini, halklar arasında eşitliğin ve özyönetimin temel ilkeleri oluşturduğunu söyledi. Bu ilkelerin savaş ortamına rağmen hayata geçirildiğini vurgulayan Sandıkçı, bu özgürlükçü ve eşitlikçi düzenin Ortadoğu halkları için bir örnek oluşturduğunu ifade etti. Sandıkçı, “Rojava’da yeni bir dünya kuruluyor” dedi. Türkiye’nin ve IŞİD’in Kobane’ye saldırısının da buradan kaynaklandığını, bu bakımdan ideolojik temellere dayandığını söyledi.
Volkan Yaraşır ise sunumunda geniş bir Ortadoğu değerlendirmesi yaptı. ABD’nin BOP/GOKAP planları doğrultusunda hareket ettiğini ama bölge gerçeklerine çarptıkça planlarında değişiklik yaptığını söyledi. ABD’nin Arap ülkelerindeki devrimci karakterli ayaklanmaları önce Müslüman Kardeşler çizgisine hapsettiğini, ancak daha sonra eski rejimlerin temsilcilerini iktidara getirdiğini, böylece “restorasyonun restorasyonu”nun yapıldığını ileri sürdü.
Sykes-Picot anlaşmasının hükmünü yitirdiğini savunan Yaraşır, bu durumdan iki şekilde çıkılabileceğini söyledi: Birincisi, Ortadoğu’nun gerici ve karşı-devrimci tarzda küçük devletlere bölünmüş biçimde yeniden dizaynı. İkincisi, Rojava’da hayat bulan özgürlükçü ve eşitlikçi çıkış. Kürt Özgürlük Hareketinin (KÖH) klasik bir “ulusal hareket” olmadığını, “ontolojik” bir hareket olduğunu, halkla bütünleştiğini ve Kürt halkının bir yandan savaşırken diğer yandan geleceğin toplumunu kurmaya giriştiğini ifade eden Yaraşır, KÖH’ün yenilemeyeceğini savundu.
Türkiye devletinin Sykes-Picot anlaşmasının geçersizleşmesiyle meşruiyet temelini yitirdiğini vurgulayan Volkan Yaraşır, yönetememe krizi nedeniyle AKP’yle bütünleşen devletin bir “iç savaş örgütü” haline geldiğini söyledi. Türkiyeli komünistlerin temel ve acil görevinin ise kendilerini “işçi sınıfının rahminde” konumlandırmak olduğunu, Kürt halkına desteğin en somut biçiminin Batıdan yükselecek sınıf hareketi olacağını ifade etti.
Söyleşi, dinleyicilerin konuşmaları, soruları ve sunumcuların son sözleriyle tamamlandı.