4-5 Eylül’de yapılan olağanüstü kurultayın ardından oluşan CHP yönetimi 2015 seçimlerine yönelik ‘Siyasi Tutum Belgesi’ hazırladı. Merkez Yönetim Kurulu’na sunulan taslak belge 24 Ekim Cuma günü yapılacak CHP Parti Meclisi toplantısında da ele alınacak. Belge 2015 seçimlerinde CHP’nin dile getireceği vaatlerin ve politikaların çerçevesini çiziyor.
‘Herkes için adalet ve özgürlük’
Taslak metinde yer alan ilk başlık ‘Herkes için adalet ve özgürlük’ Belgede, Türkiye’nin önündeki en önemli meselenin adalet ve özgürlük olduğu belirtiliyor ve ”Sosyal adalet ve çağdaş demokrasi tüm kurum ve politikaları ile tavizsiz ve bütüncül bir yaklaşımla inşa edilmeli. Türkiye, ama’sı olmayan demokrasi ve acaba’sı olmayan hukuk devletini hemen şimdi talep etmektedir” deniliyor.
‘Seçilmiş krallık değil, kuvvetler ayrılığı’
CHP taslak metinde başkanlık sistemine yönelik itirazlarını kayda geçirirken parlamenter sistemin korunmasını vurguladı. “CHP hiçbir erkin diğerine tahakküm etmediği kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter demokrasiyi savunur. En çok oy alanan seçilmiş kral gibi hukuktan ve yasal denetimden bağımsız davrandığı sistemi reddeder. Yargı, yürütme ve yasama arasında sağlıklı bir demokrasiyi inşa eder” dedi.
‘Barış süreci şeffaf olacak ve Meclis’te sürdürülecek’
CHP’nin, Kürt sorununun çözümüne bakışına da taslak metinde yer verildi. Buna göre CHP Kürt sorununun daha fazla demokrasi ve daha fazla özgürlükle çözüleceği ve kalıcı barışın bu şekilde inşa edileceği görüşünde. Bu konuda ise “CHP barış sürecini tüm halkın önünde, şeffaf biçimde, meşru demokratik zemin olan TBMM’de kararlılıkla sürdürür” görüşüne yer verildi. CHP’nin yerinden yönetimin güçlendirilmesini, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nı, eşit vatandaşlık ilkesini benimsediği de ifade edildi. CHP yeni siyasi tutum belgesinde seçim barajının kaldırılmasını da taahhüt etti.
‘Anadil öğretimini destekler’
Daha önce anadilde eğitime sıcak bakmayan CHP hazırladığı taslak metinde anadil öğretimini desteklediğini ancak anadilde eğitim konusunda çocuğun yüksek yararının gözetilmesi gerektiğini savundu. “Anadilde eğitim konusu politik bir çatışma olmaktan çıkarılmalı, bu konuda çocuğun yüksek yararını gözeterek bilimsel ve pedagojik bir planlama sonucu bir politika üretilmeli” görüşleri dile getirildi.
Parasız, bilimsel, sorgulayan eğitimin her çocuğun hakkı olduğunu söyleyen CHP “Eğitimi ideolojik kalıpların çocuklara benimsetildiği bir alan olmaktan çıkaracağını, pedagojik, özgürlükçü ve sorgulayan eğitimi tüm çocuklara parasız olarak sunacağını” belirtti.
‘Din ve vicdan özgürlüğü’
CHP din ve vicdan özgürlüğünü etkin biçimde koruyacağını, devletin tüm inanç gruplarına karşı eşit mesafede duracağını belirtti. Bu konudaki görüş “CHP kimsenin inancından ötürü ayrımcılığa uğramamasını, baskı görmemesini, toplumdan dışlanmamasını teminat altına alır. Talep edenlere din eğitimi verilmesini destekler, kimsenin dini eğitime zorlanmasına izin vermez” sözleriyle ifade edildi.
Taslak metinde yer alan diğer vaatler şu şekilde sıralandı:
YÖK kalkacak, üniversiteler özgür olacak
Vicdani red temel bir insan hakkı olarak tanınacak
Siyasetin finansmanı şeffaflaştırılacak
Memurlara grev ve toplu sözleşme hakkı tanınacak
Orantısız polis şiddeti son bulacak, meydanlar halkın olacak
Herkes insanca yaşacağı asgari gelire sahip olacak
Taşeron sömürüsü sona erecek
Dış politika hedefleri
Taslak metinde dış politika hedeflerine de yer veren CHP ‘Barışçı ve gerçekçi dış politika stratejisi’ izleyeceğini ifade etti. AB hedefinin dış politikada öncelikli hale getirileceğini ifade eden CHP, Suriyeli sığınmacılara da insanca yaşam hakkı verileceğini taahhüt etti ve şu ifadeye yer verildi: “CHP bölgesel krizler nedeniyle ülkemize sığınan mültecilerin insanca yaşam koşullarına sahip olmasını temin eder. Mülteci akınından kaynaklı mali yükün uluslararası toplum tarafından yeterince paylaşılması için gerekli girişimleri yapar.” (el-Cezire)