PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, Rojava’daki Kürt partileri arasında dün varılan anlaşmanın Kobani’ye yardım konusuyla hiçbir ilgisi olmadığını söyledi. Müslim, “Bu, Kürtler arasında birlikteliğin sağlanmasıdır” dedi. Irak Kürdistan Bölgesi’ndeki Dohuk’ta, bölgenin ve Kürdistan Demokrat Partisi’nin lideri Mesut Barzani’nin davetiyle yapılan ve 9 gün süren toplantıda bir anlaşmaya varıldığı açıklanmıştı.
Toplantıda bir araya gelen, daha önce anlaşmazlık halindeki Suriyeli Kürt partiler -esas olarak Rojava yönetimindeki Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve müttefiki üç partiden oluşan Demokratik Toplum Hareketi TEV-DEM (Tevgera Civaka Demokratîk) ve Irak Kürdistan bölgesinin güçlü partisi KDP’ye yakın Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (ENKS)- bir ortak siyasi konsey oluşturmaya karar verdiler.
3 önemli adım
Salih Müslim, öncelikle bu anlaşmanın Rojava yönetimi ile bazı partiler arasında değil, bölgede varolan Kürt partilerinin kendi arasında varılan bir mutabakat olduğunu vurguladı ve bundan sonraki süreçte üç önemli alanda adımlar atılması gerektiğini söyledi:
“Kürtlerin oluşturduğu siyasi konseyin, Rojava yasama meclisinde yer alan Suriyeli Arap ve Süryanilerle de ayrıca görüşmesi gerekecek. Ayrıca oluşan birliğin Rojava’daki üç kantonun idaresine nasıl katılacağının kanton idareleriyle konuşulması gerekiyor. Bir de Halk Savunma Gücü YPG’nin Rojava’da tek askeri oluşum olması kabul edildi, farklı partilerin milislerinin nasıl beraber çalışacağı da tartışılacak.” Salih Müslim, anlaşmanın ilk pratik adımlarının iki ay gibi kısa bir süre içinde hayata geçebileceğini öngörüyor.
Barzani’nin mesajı
Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) resmi sayfasında dün yer alan habere göre, anlaşma imzalandıktan sonra Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani görüşmenin taraflarına, “Bu anlaşma, Kürtler’in birliğini istemeyen ve devamlı Kürtler arasında kargaşa çıkarmak isteyen düşmanlara bir cevaptır” demişti.
PYD Eş Başkanı Salih Müslim şimdi muhtemelen iki ay içinde seçimi yapılacak bu ortak siyasi konseyin, Kürt olmayan partilerle ve Rojava kantonlarının yönetimleriyle ilişkilerini görüşmeler yoluyla düzenleyeceğini söylüyor.
Toplantıda tarafların YPG bünyesinde tek bir askeri yapıya uyum sağlanması konusunda da prensip anlaşmasına vardığını söyleyen Müslim, farklı milis güçlerinin aynı komuta altında nasıl hareket edeceklerinin ayrıntılarının da tartışmalarla belirleneceğini kaydediyor.
Yardımla ilgisi var mı?
Varılan anlaşma hayata geçirilebilirse, bu, Rojava kantonlarının yönetimindeki en etkili siyasi güç olan PYD’nin, bu etkisinden, kısmen KDP çizgisindeki ENSK lehine feragat etmesi anlamına gelecek.
ENSK şimdiye kadar Rojava’da demokratik siyaset içinde faaliyet göstermesinin engellendiğinden şikayetçiydi.
Salih Müslim, BBC Türkçe’nin “Dohuk anlaşması ve ENKS – PYD birliğinin böyle bir zamanda sağlanmasında, Kobani’ye Kürdistan Bölgesel Yönetimi tarafından yardım yapılmasının bir etkisi oldu mu, bu bir pazarlık unsuru muydu?” sorusunu ise “Hayır hiç bir ilgisi yok. Bu tamamen ayrı bir konudur. Kürtler arası birleşme sağlanmıştır” diye yanıtladı.
Müslim, buna karşılık, IŞİD’e karşı mücadelede, Şengal, Musul, Kerkük, Mahmur başta bir çok bölgede Peşmerge ve YPG güçlerinin birlikte savaşmalarının, Kürtleri birleşmeye iten etkenlerden biri olduğunu düşünüyor. (BBC)