ABD’nin yaratığı İslam devleti – Nikolai Bobkin

Irak’ta var edilen İslam devleti organizasyonunun (ID) savaş bayrağı dikilmiş, Irak ve Suriye semalarında dalgalanıyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) İslam devleti örgütüne/ organizasyonuna karşı Irak ve Suriye’de saldırı düzenlemek üzere hava harekâtı başlattı. Hava operasyonu Suriye yönetimi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi onayı alınmadan yapılıyor. Rusya ve İran cephesinde ABD öncülüğünde yapılan hava saldırısının nihai hedefinin aslında Suriye’deki altyapı tesislerinin çökertilmesi olduğu yönünde yorumlar yapıldı. Moskova ve Tahran’ın kamuoyuna açıkladıkları kaygıdan, gelinen bu aşamada,  haklı oldukları görülüyor.

ABD savunma Bakanlığı sözcüsü Tuğamiral John Kirby ABD Hava Kuvvetlerine bağlı uçakların, İslami devlet organizasyonu/örgütü kontrolünde olduğu kabul edilen Suriye topraklarındaki 12 petrol rafineri tesisini bombaladığını bildirdi. Tuğamiral Kirby benzer yeni saldırı planlama çalışmalarının yapıldığını da belirtti. 25 Haziran 2010 günü İran-Irak boru hattı inşaat konusunda bir anlaşma mutabakatı İran’ın Buşher kentinde imzalanmıştı. Bu anlaşma imzalandıktan sonra Suriye’deki huzursuzluk yükselişe geçmişti. ABD tarafından Beşar Esat yönetimine açılan savaşın aslında doğalgaz ve petrol savaşı olduğu yorumunu yapanlar haklı çıktılar. Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın Suriye topraklarında geçmesi gereken ABD sponsorluğunda Katar-Avrupa boru hattı önerisini kabul etmediği zaman, Şam yönetimi 2009 yılından beri ABD’nin düşman listesine alınmıştı.  Şam yönetimi bu öneri yerine Irak topraklarından Akdeniz sahillerine gidecek doğalgaz bor hattının inşaat faaliyet görüşmelerini İran ile yapmayı tercih etti. O dönemde Henry Kissinger “petrol, Arapların eline bırakılamayacak kadar önemli bir maddedir” şeklindeki, daha sonraları kimsenin unutmadığı, önlü ifadesini kullanmıştı.

Irak ve Suriye topraklarında İslam halifeliğinin var edilmesi, diğere yandan petrol üretici şirketleri olan Amerikan şirketi Exxon Mobil Corporation, İngiliz şirketi BP & Royal Deutch Shell firmalarının Irak’ta kayıplarının olmasına ve bu firmaların Suriye’nin hidrokarbon ürünlerine erişmeleri yönünde işlerinin zorlaştırmasına yol açtı. Amerika bundan dolayı da Şam yönetimini devirmek üzere çaba gösteriyor.

ABD yönetimi, Suriye hükümet güçleri yenilinceye kadar İslam devleti organizasyonuna/örgütüne destek vermeye devam edecek. ABD askeri birlikleri Irak’ı işgal ettikleri ve bölgede yeni bir devlet kurulması ilan edildiği zaman Suriye’ye de zaten savaş açılmış oldu. Bu işte herhangi bir çifte standart aranmamalı. Çünkü ABD iktidar seçkinlerinin dünyayı kontrol etme iradesiyle ilgili bir durum söz konusu. İslam devleti örgütüyle savaş yapılıyor algısının yaratılması aslında bu iradenin tecellisi gereğinden başka bir şey değildir. Bölge coğrafyasını kapsayan bir operasyon ve daha büyük planın bir parçası.

Washington yönetiminin dünyanın diğer kısmına kendi şartlarını dayatmaya eğilimi çalışmasından dolayı, bölgede izlediği politikasının birçok yönden tutarsızlıkları ve hayatın realitesine uyumsuzlukları var. Suriye yönetimi, Rusya’yı zayıflatma politikasının bir enstrümanı olarak ABD’nin esas hedefi olarak kalmaya elbette devam edecek. ABD’nin İslam devleti örgütünü var etmesindeki esas amacı,  Avrasya bölgesi iç kısmı derinliklerine kadar etkili olacak güçlü bir istikrarsızlık dalgasını yaratmaktır. ABD, şimdilerde,  üstü örtülü olarak Beşar Esad’ı devirme hazırlıklarını yapıyor. Birçok ülke yönetimi bu hedef doğrultusunda ABD’nin İslam devleti örgütüne karşı olduğu söylenen tek taraflı operasyonlarına katılıyor. Başkan Obama’nın geniş kapsamlı bir koalisyon oluşturma planı iflas mı ediyor? Basra Körfezi monarşi yönetimleri (Bahreyn, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri) ABD’nin operasyon masraflarını karşılamak üzere ikna edildiler. ABD aynı zamanda NATO’ya üye devletlerin hava saldırısında bulunması amacıyla altyapı tesislerini kullanabilmek üzere Ürdün yönetiminin onayını da aldı: Büyük Britanya, Fransa, Belçika ve Danimarka. ABD Savunma Bakanlığından alınan bilgilere göre 54 devlet ve 3 uluslararası kuruluş – Avrupa Birliği, NATO ve Arap devletlerinin üye oldukları Arap Ligi – ABD’nin düzenlediği kampanyaya dâhil olmayı taahhüt ettiler. Kampanyaya katılım, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin açıkladığı gibi, evrensel boyutlarda değildir. Bazı devletler bu konuda şimdilik ABD yönetimine güveniyorlar.

Dünya kamuoyu ABD’nin 2003 yılında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi onayı olmaksızın, Irak’ı işgal ettiğini henüz unutmuş değil. Washington, işgalin gerekçesi olarak, Irak yönetiminin kitlesel imha silahların üretimi programı üzerinde çalışmalar yapması ve üretimi yapılacak silahlarla gelecekte orantısız güç kullanma durumundan dolayı, Irak’ın bu tarz silahlardan arınması ihtiyacı olarak göstermişti. Rusya, Çin ve Fransa Irak’a karşı herhangi bir güç kullanılması anlamına gelebilecek herhangi bir tasarının veto edileceğini bildirmesinden dolayı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin onayı bulunmuyordu. ABD güçleri, kamuoyu tepkilerini görmezden gelerek, Irak topraklarında yıkım yaratmak üzere pervasızca saldırılara başladı. Ülkenin viran olma etkileri günümüzde de derinden hissediliyor. ABD yönetimi aynı yıkımı şimdi de Suriye’de yapmak istiyor.

Tanık olduğumuz bu gelişmelerle tarihin tekrar ettiğini görüyoruz. İstihbarat Teşkilatı Direktörü James Robert Clapper, 29 Ocak 2014’te, ABD Kongresi bünyesinde faaliyet gösteren ABD İstihbarat Komitesine, dünyaya tehdit oluşturan olaylar konusundaki değerlendirmesinin yer aldığı bir raporu sunmuştu. Raporda Suriye’de faaliyet gösteren isyancı grupların oluşumu konusunda şüpheli bazı rakamlar bulunuyor. Komiteye sunulan bu rapordaki en önemli konulardan birisi, Suriye’deki “ılımlı” muhalefeti oluşturan unsurların yönetime karşı duran güçlerin % 80’ini oluşturduğu şeklinde yanlış bir tespittir. Bu raporla, ABD Senatosunun gizli bir şekilde onay verdiği, Suriye’deki muhalif güçlerin finansal olarak desteklenmesi gerektiği değerlendirmesi yapılmıştır. Bugün bütün bu “ılımlı” muhalif güçler uzlaşmaz teröristler haline geldiler. ABD yönetimi bu gruplardan birisine karşı savaş açtı. Prensip olarak terör faaliyetlerine karşı değil de, bu faaliyetleri gerçekleştiren gruplardan yalnızca birisine karşı savaş açtığını lütfen unutmayalım. Suriye’de faaliyet gösteren cihatçı bir grup olan, Beşar Esad yönetimine karşı savaş veren El-Kaide örgütünün bir kolu olan şu “ılımlı” El-Nusra Cephesi konusunda ABD İstihbarat Teşkilatı liderlerinin ne düşündüğünün öğrenilmesi ilginç bir husus olurdu.

El-Nusra Cephesi liderleri, Suriye’ye düzenlen hava saldırılarından sonra, İslam devleti örgütü saflarında ABD’ye karşı mücadele vermeye hazır olduklarını bildirdiler. ABD’nin bu hava saldırıları aslında, bilinenlerin aksine, terörist örgütlerin yapısını konsolide ediyor. Başkan Obama, iki yıl önce, ABD’deki en büyük Radyo haber ağı olan CBS’ye verdiği bir demecinde El-Kaide örgütü gücünün kırıldığı ve etkisiz hale getirildiğini bildirmişti. Obama daha yakınlarda da, örgüt militanların, son iki yıllık zaman zarfında, Suriye’de kaos ortamı yaratarak, ülkede yaşanan iş savaşı kendi lehlerine dönüştürdüklerini ve savaş yapma kapasitelerini restore ettiklerini söyledi. Başkan Obama, Suriye’de yaşanan kaos ortamının, ABD’nin Ortadoğu’daki politikası gereği, sürdürülmek istenen iç savaşın sonucu olarak meydana geldiğini hiçbir zaman kabul etmedi.

ABD Genelkurmay Başkanı General Martin Demsey Kara Kuvvetleri birlikleri postalları bölge topraklarına basmadan, İslam devleti organizasyonunun ne Irak’ta, ne de Suriye’de yenilgiye uğratılamayacağına inanıyor. Genelkurmay Başkanına göre Kara birliklerinin bölgeye girebilmeleri için siyasi bir kararın alınmasına ihtiyaç var. Siyasi karar alınması halinde, örgüt bünyesinde istikrarsızlık yaratılma dalgası Irak ve Suriye toprakları sınırları ötesine varabilecek ve terörist cephe saflarında yeni savaşçı kadroları yer alabilecek. Bu durumla birlikte ABD askeri sanayi komplekslerinin rahat bir nefes alma yolu açılacak.

 

Kaynak:

 

Çeviren: Nizamettin Karabenk

Bu yazı http://ozguruniversite.org sitesinden alınmıştır.

Yoruma kapalı