Türkiye’den El Kaide ve IŞİD’e giden silahların belgeleri

mit-tırları

Türkiye’den radikal islamcılara silahlar nasıl gitti? Belgelerle Türkiye’den Suriye’deki örgütlere mühimmat sevkiyatı ilk kez tüm ayrıntılarıyla ortaya çıktı

Milli İstihbarat Teşkilatı ile ilişkili olduğu ileri sürülen Suriye vatandaşı Heysem Topalca, Konya ve Adana’daki tornacılara on binlerce havan mermisi kovanı sipariş etti. Üretilen mühimmat yine Topalca aracılığıyla Hatay’ın Suriye sınırındaki El Kaide kampına teslim edildi. Geçen yıl yapılan ve büyük yankı uyandıran operasyonun tüm ayrıntılarına ulaşıldı.

“MÜHİMMAT DEĞİL BORU” DENMİŞTİ

Türkiye’nin Suriye politikası ve Suriye’deki radikal İslamcı örgütlerle ilişkileri uluslararası alanda da tartışılmaya devam ediliyor. Son olarak Kobani’ye saldıran IŞİD’e AKP hükümetinin yardım ettiği iddiaları nedeniyle Türkiye’de sokak olayları yaşanmış ve 40’ı aşkın kişi yaşamını yitirmişti. Hükümet ise her seferinde Suriye’deki radikal örgütlere (El- Kaide-IŞİD-El Nusra) silah ve mühimmat yardımı yapmadığını, Suriye’deki sivillere ve bölgedeki mültecilere insani yardım gönderdiğini ileri sürdü. Ancak MİT tırlarına yapılan baskında tırların aranmasına izin verilmedi. Bu operasyonlardan sonra açılan davalara gizlilik kararı aldırıldı. Ulaşılan belgelerle Türkiye’den Suriye’deki örgütlere mühimmat sevkiyatı ilk kez tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkıyor.

haberfoto7

7 Kasım 2013’te Adana’da yapılan operasyonla Hatay üzerinden sınırın Suriye tarafına sevk edilmek üzere yüklenmiş yüklü miktarda havan fırlatma rampası ele geçirilmişti. Bu operasyonun basına yansıması üzerine hem dönemin Adana Valisi Hüseyin Avni Coş hem de Emniyet Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamalarda söz konusu malzemenin havan rampası olmadığı belirtilmişti.

Havan mermisi kovanlarının üretildiği ileri sürülen atölyelerde çalışan tornacılar Sait Karadeniz, Yunus Emre Hotamışlıoğlu, İhsan Polat ile kamyon şoförü Lütfi Karakaya, Adana Terörle Mücadele Şubesi Görevlilerinin tuttuğu tespit tutanağı, Adana Cumhuriyet Savcısı Mehmet Arıkan’ın 2013/884 numara ile yürüttüğü soruşturma kapsamında aldığı ifadeler ile Adana 3 Nolu Hakimlikte TMK 10. Maddesi ile Görevli Hakim Cebrail Cem Alıcı’nın ifade Sorgu Zaptına yansıyan ifadelerinde olayın tüm ayrıntılarını anlattılar. Üretimi ve sevkiyatı Heysen ismiyle tanıdıkları bir Suriyelinin talebi doğrultusunda yaptıklarını ifade eden şüpheliler malzemenin sondaj borusu olarak üretildiğini, kendilerinin havan mermisi kovanı olduğunu bilmediklerini belirtiyorlar.

MALZEME SİLAH DEĞİLSE NEDEN SINIRDA GİZLİCE TESLİM EDİLİYOR?

Savcılığın tespit tutanağında ise şüphelilerin Heysen olarak bildiği Suriyeli’nin kimliği şöyle veriliyor: Lazkiye nüfusuna kayıtlı 1967 doğumlu Haısam TOUBALJEH (Heysem Topalca)

MİT ile çalıştığı ileri sürülen Heysem Topalca, Konya ve Adana’daki tornacılarla ilişki kurarak sondaj borusu adı altında 20 bin adet havan mermisi kovanı siparişi veriyor. Hazırlanan mühimmat ise Suriye sınırında yine Heysem Topalca’ya teslim ediliyor. Mühimmatı taşıyan kamyon şoförü Lütfi Karakaya emniyette verdiği ifade de olayı şöyle anlatıyor:

haberfoto1

Mühimmatı taşıyan kamyon şoförünün anlatımı bu şekilde.

Valiliğin ve Emniyetin açıklamalarında belirttiği gibi eğer bu malzeme havan kovanı değilse neden gizli şekilde silahlı kişilere teslim ediliyor?

08.11.2013’te Terörle Mücadele Şubesi polislerinin kayıt altına aldığı tutanakta hem kroki hem de yapılan teslimatın niteliği net olarak şöyle ifade ediliyor:

haberfoto2 (1)

ADANA POLİSİ SİLAH DERKEN, EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SİLAH DEĞİL DEDİ

Cumhuriyet savcılığının aldığı ifadelerdeki önemli ayrıntılardan biri de 07/11/2013 tarihinde Emniyet bomba uzmanları tarafından yakalanan malzemenin havan mermisi kovanı olduğuna dair rapor hazırladığı. Bu rapor savcı tarafından şüphelilere okunuyor. İşin daha ilginç yanı adana Emniyeti’ndeki polislerin ‘bu malzeme silahtır’ diye rapor verirken, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ‘silah değildir’ diye açıklama yapması.

Şüphelilerden tornacı İhsan Polat ise esrarengiz Suriyeli’nin sipariş ettiği malzemeyi bir miktar ürettikten sonra bu malzemenin silah olabileceğinden şüpheleniyor ve üretimi kesiyor. Bu durumu ifadesinde şöyle anlatıyor:

haberfoto3

MÜHİMMAT NEREYE TESLİM EDİLİYOR?

Hakim Cebrail Cem Alıcı bazı sanıklarla ilgili tutuklama kararı isterken yapılan sevkiyatın niteliğini anlatıyor. Hakim, söz konusu malzemenin 120 mm’lik havan mermisinin dış gövde kısmı olduğunu belirterek ayrıntı veriyor ve bu malzemenin teslim edildiği sınır bölgesindeki yerin ise Türkiye’den giden El kaide militanlarının kampı olduğunu kayda geçiriyor.

haberfoto4

JANDARMA KARAKOLUNUN YANIBAŞINDA SİLAH SEVKİYATI

Malzemeyi sınıra taşıyan şoför Lütfi Karakaya hem savcıya hem de hakime verdiği ifadede önemli bir bilgiyi daha ifşa ediyor. Bu da malzemelerin sevkiyatının Reyhanlı sınırındaki jandarma karakolunun 200 metre yakınından yapıldığı. Bu durumda jandarma karakolunun yasa dışı olarak yapılan bu sevkiyattan haberdar olmaması düşünülemez. Şoför malzemeyi teslim alan kişilerin özellikleriyle ilgili ayrıntılara giriyor:

haberfoto5

haberfoto7

 

(kaynak: OrtaSayfa)

Yoruma kapalı