“3. havalimanı projesi derhal durdurulmalı”

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Bozoğlu, 3. havalimanı için alınan yüzde 80’i orman 7 bin 650 hektar alanı kapsayan acele kamulaştırma kararına tepki gösterirken, “Tüm şaibeleri nedeniyle ve ülkemizin ekolojik dengesini altüst edeceği için, proje acilen durdurulmalı, bu projeye dair planlanmasından ihale sürecine, ÇED raporunun hazırlanmasından onaylanmasına kadar tüm kişi ve kurumlar incelenmelidir” dedi.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baran Bozoğlu, 3. havalimanı için verilen acele kamulaştırma kararını eleştirdi.

Bozoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, bugün Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, 3. havalimanı projesi kapsamındaki tüm taşınmazların acilen kamulaştırılacağını belirterek, kamulaştırılacak alanın 6 bin 172 hektarı orman alanı olmak üzere 7 bin 650 hektar alan olduğunu hatırlattı. Bozoğlu, kamulaştırılacak orman alanının yaklaşık 20 bin futbol sahası büyüklüğünde olduğunu belirtti.

Bozoğlu, “Yüzde 80’i orman alanı (2 milyon 513 bin ağaç, ÇED raporu sürecinde belirtilmişti), 70’i aşkın sulak alan, Alibeyköy barajını besleyen 3 dere yok edilecektir. Yeniköy, Toyakadın, Akpınar bölgelerinde bulunan madenlerin tamamı kapatılacak ve devletin parası ile kamulaştırılacaktır. Bölgede ayrıca birçok rüzgar enerji santrali için lisansların verildiği bilinmektedir, bu lisanslar da yine devletin bütçesinden karşılanarak iptal edilecektir. Ağaçlı köyü tahliye edilecek, 120 metreye varan beton dolguların bu ormanlık ve sulak alana yapılması sağlanacaktır. Proje kapsamında Karadeniz’e ayrıca dolgu yapılacaktır” dedi.

İstanbul’un Avrupa yakasına su veren Terkos Gölü boru hattının güzergahlarında da değişiklik yapılacağını belirten Bozoğlu, kamulaştırma kararının yolsuzluk operasyonunun ardından geldiğine dikkat çekti. Bozoğlu, yolsuzluk operasyonu ile 3. havalimanı ihalesini kazanan bazı firmaların sahiplerinin mallarına tedbir kararı konulduğunu, ardından hakim, savcı ve polislerin yerlerinin değiştirilmesi ile tedbir kararlarının kalktığını anımsattı. Bozoğlu, ekledi: “Söz konusu ‘acil’ kamulaştırma kararının tıpkı ihale sürecinde olduğu gibi ‘yangından mal kaçırırcasına’ alınmış olması oldukça manidardır.”

Acele kamulaştırma kararlarının, ancak savaş hallerinde alınabildiğini hatırlatan Aydınlar, ancak hükümetin acele kamulaştırma kararlarını olağanlaştırdığını belirtti.

İSTANBUL SU KRİZİYLE KARŞI KARŞIYAYKEN BU PROJE NEDEN?

3. havalimanı projesine ilişkin ÇED raporundaki “bölgenin sulak alan vasfını yitireceği, söz konusu alanlar ve yakınlarındaki sucul yaşam ve canlı yaşamın yok olacağı” uyarısını hatırlatan Bozoğlu, “Ergene havzasına dair 12 yıldır somut bir çalışma yapmayan, son dönemeçte arıtma tesisi yapmak gibi parlak bir fikir (!) ile ortaya çıkan hükümetin, İstanbul’u ve ülkemizi daha ciddi su krizlerine sürükleyecek bir proje için alelacele, hukuki süreçler devam ederken kamulaştırma kararı alması manidardır” dedi.

Bozoğlu, acele kamulaştırma kararının aynı zamanda hukuki süreç devam ederken alındığını ifade ederek, ihalenin; yapılmadan önce yürütmesinin durdurulması ve yapıldıktan sonra iptal edilmesi için açtıkları iki ayrı dava ve ÇED raporu olumlu kararının iptal edilmesi için açılan davaları hatırlattı.

Bozoğlu, 3 davanın geciktirilmeye çalışıldığını da ekledi. Bozoğlu, “Uzun zamandır tartışması süren, bağımsız yargı, bağımsız savcı ve yargıçlar var mı yok mu konusu, geniş bir coğrafyayı ve nüfusu etkileyen, holdingleri, şirketleri etkileyen bu davalarda verilen kararlarda da irdelenebilmektedir” dedi.

Bozoğlu, “Tartışma, ülkemize havalimanı yapılsın yapılmasın tartışması değil, yer seçiminin kamu yararından uzaklığı ve hukuksuzluklarla rantla örülü bir projenin irdelenmesi sürecidir. Bu nedenle, tüm şaibeleri nedeniyle ve ülkemizin ekolojik dengesini altüst edeceği için, proje acilen durdurulmalı, bu projeye dair planlanmasından ihale sürecine, ÇED raporunun hazırlanmasından onaylanmasına kadar tüm kişi ve kurumlar incelenmelidir” dedi.

Haber: ETHA

Yoruma kapalı