“Kobane bizim özgürlüğümüzdür”

Kobanê’den ayrıldıktan sonra geri dönerek direniş mevzilerinde yer alan Kobanêli gençler ”Kobanê’yi bırakmak çözüm değil. Kobanê bizim özgürlüğümüzdür. Gerisi köleliktir” diyerek Kobanê’den ayrılan tüm gençleri direnişe katılmaya davet etti. Büyük saldırı ardından aileleri ile birlikte Kobanê’den ayrılan gençlerden Dijwar, Firiska, Amed ve Taha daha sonra Kobanê’ye geri gelerek direniş mevzilerinde yerini aldı. Gençler geri dönüş ve direnme kararlılıklarını anlattı.

DİJWAR ZAGROS: ”Savaş başladığında Kobanê’den ailem ile birlikte ayrıldım. Türkiye tarafına geçtik. Orada karşılaştığım durum beni derinden etkiledi. Zaten benim aklım Kobanê’de kalmıştı, ayrılmayı içime sindiremiyordum. Özgürlüğün ne kadar değerli olduğunu ve ancak Kobanê’de direnmekle elde edilebileceğini anladım. Kobanê düşerse ve biz Kobanê için direnemezsek özgürlüğü başka hiçbir yerde bulamayacağımızı çok net gördüm. Bu duygu ve düşüncelerle yönümü tekrar toprağıma verdim. Toprağıma, anamdan atamdan kalan topraklarıma geldim.

Burada kapımıza dayanmış; onurumuzu, şerefimizi, toprağımızı işgal edip bizi köleleştirmek isteyen bir düşmanla karşı karşıyayız. Bizim de bırakıp gitmemiz, hepsini kendi ellerimizle düşmana teslim etmemizdir. Bunun için halen gelmeyen Kobanêli gençlere sesleniyorum: Kobanê’den uzak durmak çözüm değildir. Köleliğe yol almak, özgürlüğü teslim etmektir. Siz de geri gelin ve kardeşlerinizle omuz omuza direnin.

Bakınız ben buraya döndükten sonra yaralandım ancak bir daha Kobanê’yi terketmemek için Türkiye’ye gitmeyi reddettim. Yaralı halde burada kalmak istedim, tedavimi kısıtlı imkanlar olsa da burada yapmak istedim. Çünkü bir daha Kobanê’yi , mevzilermizi yaralanmış bile olsam bırakmak, o kötü duyguyu yaşamak istemedim. Moralim çok iyi, çünkü Kobanê’deyim ve burada şu anda özgürlük duygusunu yaşıyorum. Kobanê yoksa biz de yokuz.

FRİSKA KOBANÊ: ”Ben de bir dönem Türkiye tarafına geçtim. Savaşın ilk günleriydi, o zaman bir şok etkisi de vardı. Türkiye tarafına geçince büyük bir sorgulama yaşadım. Kendime çok kızdım, Kobanê’yi bırakmamalıydım ama bırakıp gelmiştim. Daha sonra kesin bir karar vererek Kobanê’ye geri döndüm ve silah alarak mevzilerdeki yerimi aldım. YPG/YPJ savaşçıları burada tarifi çok zor bir direniş sergilediler. İyi ki buraya geldim ve bu onur mücadelesinde yerimi aldım. Benim için buarada olmak çok büyük bir mutluluk. Biz Kobanê’nin çocuklarıyız, Kobanê’yi savunmak bizim onur ve şeref borcumuzdur. Onursuzca yaşamaktansa onurumuzla toprağımızı savunarak öleceğiz ama Kobanê’yi bırkmayacağız. Bu şerefe bütün gençler ortak olmalı.

Ben de Türkiye tarafına geçtim dayanamadım, geri döndüm ve mevzide yerimi aldım. Buradan ayrılan çok genç oldu ama kahramanca direnenler daha çoktu ve ben kendime bu kahramanları örnek aldım. Kobanê gençlerine de çağrım şudur: Kendinize kahramanları örnek alın. Burada şehit düşen onlarca genç Kobanêli arkadaşlarınızı düşünün. Sizler de en az onlar kadar bu toprakların özgürleştirilmesinden sorumlusunuz. Kobanê düşerse ne yağacağız, nerede yaşayacağız? Kobanê düşerse nerde olursak olalım statümüz köleliktir. Kobanê sadece bir kent, bir kara parçası değil, bizim özgürlüğümüzdür. Herkesten isteğim; gelip burada direnişe katılsınlar. Kobanê’de her alan, her çalışma bir direniş mevzisidir. Belki savaşamayanlar vardır, onlar da gelsin burada başka bir görev alsın. Sadece Kobanê’de olmaları bile moral için önemlidir.’

Ben de direniş içerisinde yaralandım ama iyileşir iyileşmez tekrar mevzime döndüm. Kobanê düşerse bize nerelisiniz diye soranlara ne diyeceğiz? Nereli olduğumuzu söyleyeceğiz? Şehit düşelim ama bu onursuzca durumu yaşamayalım. Kobanêliyiz, buradayız ve sonuna kadar da Kobanêli kalacağız.

Ailemin tek çocuğuyum, ailem ile birlikte Kobanê’den ayrıldım. Ayrıldıktan sonra Kobanê’ye dönüş kararı aldım, ailem için bu zor bir durumdu. Ancak ben bu konuda şunu düşündüm; Burada kalıp Kobanê’ye dönmezsem belki ailemi mutlu edecektim ama diğer taraftan bir halk ve ülkenin savunulması mücadelesine sırtımı dönmüş olacaktım. Bu mücadeleye sırtımı dönemezdim ve Kobanê saldırı altındayken ailemin yanında rahat edemezdim. Bu duygularla ailemin yanından ayrılarak Kobanê’ye geldim. Şimdi burada büyük bir ailem var. Yoldaşlarım, birlikte omuz omuza direndiğim arkadaşlarım benim ailem oldu. Biz burada her şeyden önce birbirimize çok bağlıyız. Mevzilerde savaşırken arkadaşlarımızı bir an olsun yalnız bırakmıyoruz.

Kobanê’den ayrılan genç arkadaşlarıma sesleniyorum: Ben ailemin tek çocuğuyum ve buraya geri dönerek direnişe katıldım. Direniş sırasında yaralandım, ölebilirim de ama bu Kobanê’nin ve bizlerin özgürlüğünden daha önemli değil. Gelin bizim direndiğimiz mevzileri bizimle paylaşın ve hep beraber DAİŞ vahşetine karşı toprağımızı ve halkımızı savunalım. Buradaki arkadaşlarımızın çoğuyla küçük yaşlardan beri Kobanê sokakalarında birlikte büyüdük. Şimdi birlikte mevzi tutuyoruz. Kobanê’den ayrılan ve Kobanê sokakarında birlikte oyun oynadığımız, güzel anılarımız olan arkadaşlarım da gelsinler ve bizimle mevzilerimizi paylaşsınlar. Kobanê düşerse hepimiz düşeriz. Tüm arkadaşlarımı direnişe davet ediyorum.”

(ANF)

Related Articles

Köşe Yazıları
Mustafa Durmuş
Bir haberin düşündürdükleri : “Aşırı tedbir Allah’a güveni sarsar!”
Mustafa Durmuş

Özcan Kırbıyık
Türk ordusu -Roboski’de- görevini samimiyetle yerine getirmiştir!
Özcan Kırbıyık

Onur Arpaçukuru
Mülkiye biat etmez
Onur Arpaçukuru