Eşi tarafından ölümle tehdit edilen Dicle Yıldırım, gittiği Kıraç Karakolu’ndan “Sizi darp etmemiş, evinize gelmemiş. Sadece telefonda tehdit etmiş. Kanıtınız yok, bir şey yapamayız” denilerek evine gönderildi. Ancak, Yıldırım evine girdikten 20 dakika sonra eşi Hasan Yıldırım’ın silahlı saldırısında şans eseri kurtuldu. Saldırgan yakalanmadı. Koruma verilmeyen genç kadın, ölüm riski altında.
ETHA’dan İsminaz Ergün’ün haberine göre; Dicle Yıldırım, henüz 24 yaşında. 8 yıl önce Hasan Yıldırım ile evlendi. 7 yaşında bir oğlu var. Evliliğinin ilk günlerinden itibaren şiddete maruz kalan genç kadın, bugüne kadar kendini bu şiddete boyun eğmek zorunda hissetti.
“Küçük yaşta evlenmek, ailelerin kabullenmemesi, yaşımızın küçük olması… Bunların hepsi bugüne kadar susmama neden oldu” diyen Yıldırım, eşinin bir gün düzeleceğini de düşünmüş.
Eşinin madde bağımlısı olduğunu anlatan Yıldırım, “İlk günden itibaren her şeyi sorundu. Şiddet, dayak, ilk günden itibaren başladı. Ama uyuşturucu içtiğinden hiç şüphelenmedim. Evlendikten 4-5 ay sonra şüphelendim. Biraz üstledikten sonra ‘Ara ara içtim ama bıraktım’ dedi, inandım. Ancak bir yıl önce yalan söylediğini anladım. Bana Ankara’ya gideceğini söyledi. Oysa ki, kardeşi uyuşturucu almış ve bunları satmak için Antalya’ya gitmişler. Polis takip etmiş ve yolda yakalamış” dedi.
Bunun üzerine eşinden ayrılmaya karar verdiğini belirten genç kadın, “Cezaevindeyken ayrılmak doğru olmaz” diye düşünerek, eşi serbest bırakıldıktan sonra boşanma davası açmaya karar verdi. Ancak, “Cezaevinden yeni çıktı, biraz daha bekleyeyim” diyerek, eşi çıktıktan sonra da bir süre bekleme kararı aldı. Bir süre sonra boşanma kararını açıklaması üzerine şiddet ve tehditler arttı. Hasan Yıldırım, “Çocuğu sana vermem. Yüzüne kezzap atarım. Seni öldürmem, öyle bir acı yaşatırım ki, ölmekten beter olursun” şeklinde tehditler savurdu.
Polis: Yapabileceğimiz bir şey yok
Yıldırım’ın tehditlerinin artması üzerine, genç kadın, Kıraç Asayiş Şube Müdürlüğü’ne gitti, eşi tarafından ölümle tehdit edildiğini, çocuğunu görmesinin engellendiğini anlattı, suç duyurusunda bulunmak istedi.
Genç kadın karakolda yaşadıklarını şöyle anlattı: “Her şeyi anlattım, beni ölümle tehdit ettiğimi söyledim. Önce Aile Mahkemesi’ne başvuru yapmamı söylediler. Uyuşturucu kullandığını söylediğimde de ‘Bu bir şey değil ki’ dediler. Resmen beni ti’ye aldılar. Tehlikede olduğumu anlatıp, ısrarla koruma istememe rağmen, ‘Sizi darp etmemiş, evinize gelmemiş. Sadece telefonda tehdit etmiş. Kanıtınız yok, bir şey yapamayız’ diyerek, bizi yolladılar. Gece geç saatte, tehdit altında olduğumuzu söylememize rağmen bizi dağın başından yalnız başına eve gönderdiler.”
Hasan Yıldırım, Dicle Yıldırım karakoldan eve geldikten sadece 20 dakika sonra eve gelerek, tehdit etti, silahlı saldırı düzenledi.
Genç kadın, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Eve geldikten 20 dakika sonra kuzenimin eşi geldi, kapıyı açtım. Bir baktım arkasında Hasan var. Tartışmaya başladık. O ara kardeşim araya girdi, kardeşime silahı doğrulttu. Kardeşim kapıyı hızla kapatınca silahı havaya ateşlemiş oldu. Bunun üzerine polisi aradık, silah sesini duyunca hızla geldiler. Ama o kaçtı. Polis, ‘Akşam evine baskın yapacağız’ diyerek olay yerinden ayrıldı.”
Saldırgan hala yakalanamadı
Polis, akşam Hasan Yıldırım’ın evine baskın yaptı ancak ne ailesi, ne kendisi ne de oğlu evde bulunamadı. Genç kadını arayan polis, “Eşini evde bulamadık. Aramaya devam ediyoruz, başka yapacağımız bir şey yok. Sen sığınma evine başvuru yap. O dışarıdayken, evde kalman doğru değil” dedi.
Koruma talebi kabul edilmedi
Hala yakalanamayan Hakan Yıldırım hakkında arama kararı çıkarıldı ve 6 ay uzaklaştırma kararı verildi. Dicle Yıldırım’ın koruma talebi yerine getirilmedi ancak, her hangi bir saldırı durumunda genç kadının karakola çağrı bırakılması üzerine anında polisin olay yerine gelmesi sağlanacak.
“O günleri yaşamak istemiyorum”
Dava tarihinin netleşmesini bekleyen Dicle Yıldırım, “Ben artık o günleri yaşamak istemiyorum. Çocuğum var. Tek isteğim çocuğumu alıp, bu süreçten en az şekilde zararla kurtulmasını sağlamak. Zaten yıllarca çalışıp kendi ayaklarımın üzerinde durdum. Evin kirasını, faturalarını ben ödedim, çocuğuma ben baktım. O evde oturup bir de üzerine bana zulüm uyguladı. O günleri yaşamak istemiyorum” diyerek, boşanmakta kararlı olduğunu söyledi.