Hasta tutsak Abdullah Kalay’ın avukatları Anayasa Mahkemesi’ne “yaşam hakkı ihlali” olduğu gerekçesiyle tahliye istemiyle bireysel başvuruda bulundu.
Sol Gazetesi’nden Selin Asker’in haberine göre; İki yıl önce geçirdiği kalp krizine cezaevinde doktor bulunmaması nedeniyle yapılan geç müdahale sonucu kalıcı hasarları oluşan ve yüzde 35 çalışan kalbiyle birçok hastalığıyla başbaşa kalan 46 yaşındaki hasta tutsak Abdullah Kalay’ın tahliye edilmesi için yeni bir girişimde bulunuldu. TKP-ML hükümlüsü olan Kalay’ın avukatları Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunarak “yaşam hakkının ihlal edildiği” gerekçesiyle tahliye istedi. Mahkemeye sunulan dilekçede, “Kalay’ın hukuka aykırı kararlarla yaşama hakkının elinden alınmış olması, ağırlaşan sağlık durumu, yaşamının son günlerini ailesiyle birlikte huzur içinde geçirebilme imkanından mahrum bırakılması, insan haklarına ve hukukun evrensel ilkelerine aykırı bir durumdur” denildi.
Hilmioğlu emsal karar
Anayasa Mahkemesi, Ergenekon davasından tutukluyken İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu’nu da aynı taleple yapılan bireysel başvuru sonucunda tahliye etmişti. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Hilmioğlu hakkında verdiği “Cezaevinde kalması uygun değildir” raporunu dikkate alarak tahliye kararı veren AYM’nin hasta tutsak Kalay’ın yaptığı başvuruyu da Kocaeli Üniversitesi’nin lehte verdiği raporu dikkate alarak sonuçlandırması bekleniyor.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı, Kalay’ın yeniden kalp krizi geçirebileceğini ve sağlık durumunun cezanın infazına uygun olmadığını belirterek cezanın ertelenmesi ve tahliye edilmesi gerektiği yönünde rapor vermişti. Buna rağmen Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu hazırladığı raporda Kalay’ın tahliyesine gerek görmemiş ancak Kalay’ın avukatları kardiyoloji uzmanının dahi yer almadığı heyetle muayene yapılmasına karşı söz konusu raporu Adli Tıp Genel Kurulu’na göndermişti. Kurul’dan da henüz yanıt gelmedi.
Yeni kist çıktı
Öte yandan Kalay’ın vücudunda yeni bir kist çıktığı öğrenildi. Kalay’ın ailesiyle yaptığı haftalık görüşmede göğsünde bir kist çıktığını belirtmesi sonucu önümüzdeki günlerde muayene olması için girişimlerde bulunulacak. Ayrıca Kalay’ın haftada bir gün acile kaldırıldığı, istenen diyet yemeğinin de sağlanmadığı öğrenildi. Cezaevinde halen acil tıbbi müdahale olanağının bulunmaması ve Kalay’ın olası rahatsızlıklarında cezaevi yönetiminin 112’yi araması da insan hayatının hiçe sayıldığını gösterdi.
Abdullah Kalay 1992’de girdiği cezaevinden iki defa açlık grevine girmesi sonucu yakalandığı Wernike Korsakoff hastalığıyla 2001’de tahliye edildi. Ancak TKP-ML örgütü üyesi olduğu suçlamasıyla süren davasında aldığı 32 yıl 6 ay hapis cezasının 2008’de kesinleşmesiyle yeniden cezaevine girdi. Cezanın bitimi 2025 yılı olsa da Kalay’ın sağlık durumu cezanın infazını tamamlamasını mümkün kılmıyor. Tahliye edilmediği takdirde ölümü cezaevinde karşılamasından endişe ediliyor. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuru hayati önem taşıyor.