Ukraynalı Muhalif Gazeteci Kateryna Kruk ile Söyleşi – Sarphan Uzunoğlu
Gazeteci Kateryna Kruk’u Ukrayna’da Euromaidan gösterileriyle başlayan kriz ortaya çıktığı günden bu yana takip ediyorum. Kruk içinde bulunduğu coğrafyanın politik konumu gereği ‘tarafsız’ bir figür değil. Türkiye’deki mevcut gazetecilik ortamına benzer bir biçimde mesleğini aktivizmle bütünleştirmek seçimini yapanlardan biri. Bu bağlamda Ukrayna’da Rusya’dan bağımsız; ama AB’nin de bir parçası olma niteliğine sahip bir Ukrayna yaratmak isteyenlerden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bazıları Ukrayna’daki politik kırılmanın farkına Euromaidan protestolarından sonra vardılar, ama hepimiz farkındayız ki bunun kökü geçmişe dayanıyor. 2014 öncesinde Rusya’nın Ukrayna’nın yönetimindeki rolünü açıklar mısınız?
Rusya asla Ukrayna politikasını etkilemekten geri durmadı, bunu ise özel çıkarlarını korumak olarak algıladı. Yanukovych’in başkanlığı ve yönetimi döneminde bu etki tamamen hissediliyordu. Ukrayna ve Rus ekonomileri arasındaki yakın bağlar gereği sürekli Kiev’e gelişme yolunda Avrupa’yı seçmemek yönünde şantaj yapıyordu. Eylül ortasında Rusya Ukrayna’nın bazı ürünlerine karşı ambargo koyarak Ukrayna’ya ticari bir savaş açtı. Ukraynalılar’ın tüm memnuniyetsizliklerine rağmen hükümet bu resti gördü ve AB-Ukrayna Sözleşmesi’nin imzasına dair hazırlıkları durdurduğunu duyurdu.
Rusya’nın büyük ve gelişmiş bir etki ağı var, bu eski Sovyet yapılanmasına ve büyük ekonomik girişimlere dayanıyor. Gaz ve Rusya pazarı Ukrayna ürünleri üzerindeki Rus etkisinin en önemli nedenleri. Rusya her zaman Ukrayna’nın onun uydusu olarak kalmasına dikkat etti ve AB yönündeki ilk adımda Rusya’yı cezalandırdı.
Ukrayna Özgür ve Egemen Bir Devlet Olmak İstiyor
Peki Rus ve Ukrayna ilişkilerinin arka planındaki tarihi problem ne?
En büyük ve en ciddi problem Rusya’nın asla bizim özgürlük ve egemenliğimizi ciddiye almamasıydı. Kremlin siyasetçileri Sovyetler Birliği’nin yıkılışını günün birinde elbet değişecek geçici bir gerçeklik olarak ele aldılar. Ancak burada kesin bir çıkar çatışması var. Ruslar Ukrayna’yı ‘yutmak’ istiyorlar, Ukrayna’yı bir kez daha imparatorluklarının bir parçası yapmanın peşindeler. Ukrayna ise özgür ve egemen bir devlet olmanın peşinde.
Dünyanın farklı bölgelerindeki sosyalistler Euromaidan protestocularına özellikle de Lenin heykellerinin tahrip edilmesinden sonra büyük tepki gösterdiler. Lenin heykellerine yönelik bu saldırıların arkasında ne vardı?
İlk açıklamam gereken şey şu: Lenin anıtı sağ kanat bir parti olan Svoboda yandaşlarınca devrildi. İkincisi, Sovyetler Birliği’nin yıkılışının ardından Ukrayna bir ulusal kimlik krizine girdi. Sovyetler Birliği Ukraynalılar’ın tarihi kimliğini yok etmek ve Ukrayna’daki bağımsızlık için mücadele eden aktivist ve önde gelenleri devreden çıkarmak için elinden geleni yaptı. Bir şekilde kimliğimizi yeniden keşfetmek zorunda kaldık. Bu yüzden Lenin Heykeli’nin yıkılması Ukrayna ulusuna birçok acı vermiş ‘Sovyet Geçmişi’yle bağların kesilmesi anlamına gelen bir şey olarak anlamlandırılmalı. Basit şekilde anlatmak gerekirse, Sovyet Devleti’nin kurucusunun heykeli ve Ukrayna’nın Avrupa seçimi Kiev şehir merkezinde bir arada var olamaz.
Ukrayna’da şu an durum nasıl? Bir Rus işgalinden bahsetmemiz mümkün mü? Eğer öyleyse hangi alanlar işgal altında?
Evet, Ukrayna Rus kuvvetlerinin işgali altında. Bu zaten bazı Batı ülkeleri ve NATO görevlilerince de açıklanmış bir durum. Bazı Rus insan hakları aktivistleri ve Asker Anneleri Birliği yaklaşık 3000 Rus askerinin öldürüldüğünü söylüyor. Rus askerlerinin Donetsk ve Mariupol yakınlarındaki varlığınıysa belgelerle kanıtladık.
Birçok insan, Almanya’nın Euromaidan protestolarına kritik bir etkisi olduğunu savunuyor. Sence de öyle mi? Sence Almanya’nın Ukrayna üzerinde emperyal bir hevesi olabilir mi?
Dürüst olmak gerekirse Euromaidan protestoları sürecinde, Almanya’nın hareketimiz içerisinde özel bir rolü olduğunu hissetmedim. Daha ziyade ABD’nin ve bazı AB ülkelerinin etkisi diyelim, ama Almanya hiç bunlardan biri olmadı. Hatta bu yaklaşıma şaşırdığımı söyleyebilirim.
Ukrayna’daki son gelişmeleri ve Batılı diplomatların çabalarını göze alırsak, derim ki Rusya’nın Ukrayna üzerinde emperyal bir ilgisi var ve Almanya bu iddiayı destekliyor.
Yozlaşmış Sistemi Değiştirmek İstiyoruz
Ukrayna’yla ilgili okuduğumuz haberlerin çoğunda AB’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları konu ediliyor. Ama çoğunlukla insanlar Ukraynalıların ne istediğine kulak vermiyor. Ne istiyorlar? Talepleri Euromaidan’dan bu yana değişti mi?
Talepler değişmedi. Bu yozlaşmış sistemi değiştirmek istiyoruz.
Geçtiğimiz günlerde Rus kuvvetlerinin işgaline karşı savaşmaya gitmeden önce bir Ukraynalı tarafından atılmış bir Tweet dolaştı. Ukraynalılar bu durumla ilgili nasıl bir motivasyona sahip?
Bağımsızlığımız için bir aradayız, toprak bütünlüğü ve Ukrayna’nın geleceği için. Bu tüm motivasyonların en yücesi. Ukraynalılar ülkelerini gerektiği sürece koruyacak. Bu durum gönüllü savaşçılar, Ulusal muhafızlar ve onlara yardım eden birçok organizasyonla korunuyor şu an.
Sana göre AB yaptırımları Rusya’nın geri adım atmasını sağlayacak mı?
Yaptırımların etkisini görmek için belirli bir zaman geçmesi gerekiyor. Böyle bir süregelen savaş durumunda, yaptırımlar yeterli gözükmüyor…
Bu çatışmanın ardından Ukrayna’yı AB’nin bir parçası olarak görebiliyor musunuz? Ukrayna’nın mevcut ekonomik durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ukrayna’yı AB’nin bir üyesi olarak hayal ediyorum. Aynı zamanda zor bir ekonomik durumda olduğumuzun, ulusal para değerimizin sallantıda olduğunun, yolsuzluğun ve iç ve dış güvenlik zaaflarının farkındayım. Ama Ukrayna bir Avrupa ülkesidir ve şimdi biz onu bir Avrupa Devleti haline getirmek zorundayız. Ukrayna Avrupa entegrasyonu harici bir alternatifi olmadığını ifade etmiştir, ve eminim ki Doğu’daki savaşın sonuçlanmasının ardından Avrupalılaşma çalışmalarımızı hızlandıracağız. Üstünden gelmemiz gereken birçok şey var; ama etkisiz devlet aygıtı, bürokrasi, enerji bağımlılığı ve Rusya’yla ekonomik bağlar başta geliyor. Bu fazlasıyla problemli bir miras; ama eminim bunun üstesinden geleceğiz.
jiyan.org’dan alınmıştır.