27 Mart Perşembe günü, sabah saatlerinde Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı Suriye sınırına sıfır noktasında bulunan Meydan Köyü sahiline Suriye’den gelen havan topu düştü. Suriye’deki muhaliflerin Lazkiye ve Kesep operasyonu devam ederken bu olayın yaşanması Samandağ halkında büyük tedirginlik yarattı. Ayrıca halk arasında, cihatçıların Meydan Köyü’nde bulunan Kara Mağara’da saklandığına dair söylentiler de gerilimi arttırmış durumda.
Üç yılı aşkın süredir devam eden Suriye savaşında Türkiye’nin sınır illeri bir OHAL ortamı yaşamaktadır. Hatay ise sosyal yapısından ve tarihinden dolayı OHAL durumunu daha da olağanüstü yaşamaktadır. Daha dün Reyhanlı’da 53 insanımızın yaşamına mal olan ve El Kaide tarafından gerçekleştirilen bir katliama tanık olduk. Cilvegözü sınır kapısında ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanan çeşitli patlamalar yaşandı. Hatay’da elini kolunu sallayarak ve tehditkâr bir şekilde dolaşan silahlı cihatçılara tanık olduk. Hatay halkının yaşadığı bu sosyal travmanın yanı sıra ekonomi de felç oldu.
Şimdi ise savaşın kapıya dayandığı bir döneme girdik. Türkiye Suriye’ye ait uçağı Suriye sınırında vurdu. Aynı zamanda Türkiye’nin desteklediği El Kaide’ye bağlı örgütler, Suriye’deki Şah Süleyman Türbesi’ni kuşatıyor. Türkiye bunu bahane ederek Suriye’ye lokal bir saldırı planlıyor. Kısacası Türkiye, Suriye’de kullandığı sözde muhalif çetelerle çeşitli provokasyonlar tezgâhlıyor.
Hatay halkı ise bugün patlayan havan topundan sonra bu tezgâhların ilimizi de içine alarak devam etmesinden endişelidir. Muhaliflerin Suriye sınırından Hatay’da yaşayan Arap Alevilere saldırılar düzenleme ihtimali akıllara geliyor. Mezhepçi yaklaşımların arttığı bu savaşta akıllara durgunluk veren sonuçlardan herkes endişelidir. Bir planlama dâhilinde gerçekleşen Reyhanlı katliamını, Hatay’da yaşayan Alevilerin üzerine atmaya çalışarak, halklar arası nifak tohumu ekmeye çalışan iktidarın oyununu, halkın kardeşlik bilinci bozdu. Benzer provokasyonların olma ihtimali vardır.
Buradan yetkilileri uyarıyoruz: savaş politikanızdan ve provokasyon denemelerinizden vazgeçin. Ölen sizin Bilalleriniz değil, Reyhanlı’nın yoksul halk çocuklarıydı. Ve böyle devam ederse Hatay’ın yoksul halk çocukları ölecektir.
Halkımıza çağrımızdır: her fırsatta ve kitlesel olarak savaşa karşı olduğumuzu göstermeliyiz. Farlılıklarımızı aşarak “halk” kimliğimizle savaş karşıtı cepheyi büyütmeliyiz. İktidarın oyunlarını ancak böyle bozabilir ve savaş tutkusunu ancak böyle durdurabiliriz.
