Meysa Abdo, The New York Times’a Kobanê direnişini yazdı

meysa

New York Times’e yazan YPG/YPJ Kobanê komutanlarından Meysa Abdo, DAİŞ’e ölümcül darbe vurmak için sınırlı sayıda peşmerge gücünün geçişinden daha fazlasına ihtiyaç bulunduğuna vurgu yaparak, “Rojava’nın başka yerlerindeki savaşçılarımızın bize yardımı sağlanırsa, DAİŞ’e karşı ölümcül bir darbe vurmak için daha uygun bir pozisyonda olacağız” dedi.

YPG/YPJ Kobanê Komutanlarından Meysa Abdo, The New York Times için “Kobanê DAİŞ’e karşı yalnız savaşmamalı” başlıklı bir yazı kaleme aldı. The New York Times’in internet sitesinde yayınlanan yazı, dün de gazetede okuyucularla buluştu. Ebdo’nun yazısının tamamı şöyle:

“Kobanê DAİŞ’e karşı yalnız savaşmamalı

Biz Kobanê halkı olarak, 15 Eylül’den bu yana, DAİŞ olarak da bilinen İslam Devleti’nin sayı ve silah açısından üstün saldırısına karşı direniyoruz.

DAİŞ, ABD yapımı tank ve zırhlı araçlarıyla geçen ay boyunca yoğunlaştırdığı saldırılara rağmen kentimizi düşüremedi.

Bizler, olası bir katliamla karşı karşıya olan Kürtlerin, Arapların, Müslümanların ve Hıristiyanların oluşturduğu demokratik ve laik toplumun savunucularıyız.

Liderleri arasında benim de olduğum pek çok kadını barındıran Kobanê direnişi tüm toplumumuzu harekete geçirdi. Savaşın ön cephesinde mücadele eden arkadaşlarımız, DAİŞ’in kadınlara nasıl muamele ettiğinin son derece farkındalar. Bizler tüm dünya kadınlarının hakları için savaşıyoruz ve dünya kadınlarının bize destek olmalarını bekliyoruz. Gelip bizimle savaşmalarını beklemiyoruz (tabi gelmeleri bizi gururlandırır) fakat dünya kadınlarından davamız hakkında toplumlarını bilinçlendirmeye ve bulundukları ülkelerde hükümetlerini bize yardım etmeleri konusunda baskı yapmaya çağırıyoruz.

DAİŞ pozisyonlarına karşı Koalisyon’un yoğunlaşan saldırıları, düşmanın tank ve bazı ağır silahları kullanma kapasitesini sınırladı. Bundan dolayı teşekkür ediyoruz. Fakat biz bu savaşı 20 Ekim’deki havadan yardıma kadar, dış dünyadan herhangi bir lojistik yardım almadan sürdürdük. Cephanemizin tükenmesini engellemek için hava yardımları devam etmeli.

Fakat, bu yardımlar bizim silahlarımızın DAİŞ’inkilerin karşısında yetersiz kaldığı gerçeğini değiştirmiyor.

Biz asla vazgeçmeyeceğiz, ama bu savaşı sürdürmek ve koalisyonla birlikte DAİŞ’e karşı savaşmak için kalaşnikof ve el bombalarından fazlasına ihtiyacımız var. Mevcut durumda, Suriye’nin diğer Kürt bölgelerindeki savaşçılar dahi Türkiye’nin muhalefeti nedeniyle ellerindeki ağır silahları bize ulaştıramıyorlar.

Bir NATO üyesi olan Türkiye’nin DAİŞ’e karşı koalisyonda bir müttefik olması beklenirdi. Diğer kantonlarımızdan savaşçıların ve yardımın Türkiye sınırı üzerinden ulaştırılmasını sağlayarak bu yardımı kolayca yapabilirdi.

Fakat bunun yerine, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, birkaç kez, çok kültürlü ve demokratik bir toplumu savunan savaşçılarımız ile katil İslam Devleti’ni bir tuttuğunu açıkladı. Bunun nedeni Türkiye’nin kendi Kürt sorunuydu.

Ankara, geçen hafta, iç ve dış baskı karşısında sınırlı bir Peşmerge grubuna ve Özgür Suriye Ordusu savaşçılarının Kobanê’ye geçmesine izin vereceğini açıkladı. Fakat Suriye’deki güçlerimizin geçişine hala izin vermiyor ve diğer geçişler konusunda bizimle gerekli istişareleri yapmadan açıklamalar yapıyor.

Karşımızdaki DAİŞ istediği oranda silah, malzeme ve cephane takviyesinde bulunabiliyor. Biz neredeyse her yönden bir kuşatma altındayız. Üç taraftan DAİŞ güçleri ve dördüncü taraftan Türk tankları ile kuşatılmışız. Türk tarafının DAİŞ çetelerinin ve malzemelerinin sınırdan geçirilmesine izin verdiğine dair çok sayıda delil var. Fakat bu sınır Kürt savaşçıların geçişine ve Kobanê’ye yardımlar için kapalı.

Türkiye hükümeti, Suriye Kürtlerine karşı bir anti-Kürt siyaset izliyor ve Rojava’daki özgürlük hareketini bastırmayı bir öncelik olarak görüyor. Kobanê’nin düşmesini istiyorlar.

Biz Rojava olarak, hiçbir zaman Türkiye’ye düşman olmadık. Türkiye’nin düşman değil, ortak olmasını arzu ediyoruz. DAİŞ yerine Rojava Kürdistanı’nın demokratik yönetimleriyle komşu olmanın Türkiye’nin de çıkarına olduğunu düşünüyoruz.

Batı hükümetleri, Suriye’deki Kürt güçlerinin Kobanê’ye silah ve savaşçı yardımı yapması için Türkiye’ye koridor açması konusunda baskı yapmalı. Biz BM gözetiminde açılacak böyle bir yardımın sınırlı sayıda Peşmerge geçişinden ve diğer savaşçıların geçmesinden daha önemli olduğunu düşünüyoruz.

Bizler, Suriye’de İslam Devleti’ne karşı savaşan tek etkin güç olduğumuzu ispat ettik. DAİŞ ile eşit şartlarda karşılaştığımız her durumda onları yendik. Eğer daha fazla silahımız ve Rojava’nın başka yerlerindeki savaşçılarımızın bize yardımı sağlanırsa, DAİŞ’e karşı ölümcül bir darbe vurmak için daha uygun bir pozisyonda olacağız. DAİŞ’in Rojava’da yiyeceği böylesi bir darbenin, bu çetenin her yerde çözülmesine yol açacağına inanıyoruz.

Kobanê halkının, dünyanın ilgisi ve yardımına ihtiyacı var.” (DİHA)

Yoruma kapalı