İskenderun Belediyesinde çalışan Hizmet-İş üyesi taşeron işçiler, düşük ücret ve ağır çalışma koşullarına karşı iş bıraktı. Belediye CHP’nin elindeyken de sorun yaşadıklarını ve iş bıraktıklarını hatırlatan işçiler, bu sorunların yeni gelen AKP döneminde çözülmediği gibi üzerine bir de siyasi baskı gördüklerini söyledi. İşçiler eylemleri sırasında yanlarına gelmeyen Hizmet-İş yöneticilerine de tepki gösterdi.
İşçilerin anlatımına göre AKP İskenderun Belediye Başkan Yardımcısı Ergün Gözüküçük, işçi çavuşlarına daha çok çalışılması için işçilere baskı yapmalarını istedi. Baskılardan dolayı çavuşlardan Fatih Barın işten ayrıldı. Diğer çavuşlar da çalışmama kararı aldı. İşçiler de bu karara katılınca iş bırakma eylemi başladı.
AKP SİYASİ BASKI YAPIYOR
İşçi çavuşlarından Osman Kıray, Ergün Gözüküçük’ün AKP’ye oy vermediği için kendisini tehdit ettiğini söyledi. AKP’ye oy vermeyen başka işçilerin de benzer baskıya uğradığına dikkat çeken Kıray, “Biz istediğimiz partiye oy veremez miyiz? Bu benim demokratik hakkım değil mi?” diye sordu.
İşten ayrılan İşçi Çavuşu Fatih Barın, amir konumunda oldukları için işçilerin sorunlarını yetkililere ilettiklerini ancak çözülmediğini söyledi. Barın, “İşçiye malzeme verilmemiş, ayağında ayakkabısı yok veya başka bir ihtiyacı işçi bana söylüyor bende yukarı iletiyorum. Bana salla gitsin diyorlar. Birde seçimden sonra üzerimizde devamlı baskı kuruyorlar, biz gücüz, ne dersek yaparsınız yaklaşımı vardı. İşten ayrıldım. Allah razı olsun, diğer çavuş arkadaşlar ve işçilerde iş bırakmış çalışmıyorlar” dedi.
BİZİ AŞAĞI GÖNDERDİLER
Çöp fabrikasında çalışan 20 işçi ise aşağı gönderilmiş. “Aşağı değdiniz yer neresi?” sorumuza şu yanıtı verdiler: “Çöp fabrikasında bizi atmak için bir bahane bulamıyorlar. Sokağa, süpürgeye, çöpe gönderince işten atma bahanesi çok olur. Sen orayı temizledikten sonra biri çöp mü atmış. Al sana bahane senin mıntıkanda çöp vardı çalışmamışsın. Ya da oturup beş dakika bir çay içeyim dinleneyim mi dedin. Bunu gördüler mi al sana gerekçe.”
İŞÇİLERİN SORUNLARI ÇOK
İşçiler arasında sağlık sorunları olan çok. Eli sakatlanan, bel fıtığı olan, kalp krizi geçiren, kronik astıma yakalanan… Bu durumu “sağlam adam kalmadı” diye özetliyorlar. Çöp fabrikasında 52 işçi çalışıyormuş ama işyeri hekimi yok. Ecza dolabı yok. Rahatsızlanana bir şey olmaz çalış diyorlarmış. İşçiler daha kışlık ayakkabıları alamadıkları söylüyorlar. Eldivenlerin çok adi olduğunu ve bir hafta dayanmadığını söylüyorlar. Maske, eldiven, şapka, ayakkabı, elbisenin doğru dürüst verilmediğini söylüyorlar.
ÇALIŞMA KOŞULLARI ZOR
Az işçi ile çok iş yapıldığını hatırlatan işçiler, “Üç işçinin beş işçinin işini bir kişiye yaptırıyorlar. Hafta sonu çalışan birkaç işçinin işini yapıyor” dediler. Bir işçi koca çarşı merkezinin çöpünü tek başına aldığını söyledi. Başka bir işçi çöp kamyonlarında iki kişi çalışmasına rağmen tek işçinin çalıştığını konteynerleri tek başına kaldırmaktan belini sakatladığını anlattı. Çavuşlardan biri daha önce İskenderun’u 120 işçi ile temizlediklerini şimdi beş beldenin de İskenderun’a katıldığını ama 80 işçi ile temizledikleri bilgisini verdi.
ÜCRETLER ASGARİ ÜCRET
İşçiler “İt, köpek gibi çalışıyoruz, horlanıyoruz, itilip kalkılıyoruz. İşçiye sahip çıkan yok, işçinin bir değeri yok. O kadar zor işlere rağmen aldığımız ücret 800 -900 lira” diyor. Üç çocuğu olan bir işçi net 890 lira adlığını dile getirdi. İki çocuğu olan biri 850 lira alıyor. İşçiler, devletin asgari ücretinin, çocuk parsının, çalışmayan eş parasının kendilerine yansımadığını çok düşük ücret aldığını ifade ettiler.
Üç yıldır zam almamışlar. Bir işçi üç-dört yıl önce tüpü 35 liraya alırken şimdi 80 lira verdiğini belirterek “Ama benim ücretim hâlâ aynı. Tüpe gelen zamma bak. Bize üç yıldır zam yapmıyorlar. Hereksin borcu var. Kimseye aldığı yetmiyor. Sesimizi kimse duymuyor” dedi.
BÖYLE SENDİKA MI OLUR?
İşçiler hakları için Hizmet-İş’e üye olmuşlar ama hiç memnun değiller. Sendikacıların sürekli “Yasal süreç devam ediyor. Bir şey yapmayın, eylemleriniz yasal değil” dediğini hatırlatan işçiler, “İşverenler biz TİS yapmayalım, zamlı çalışmayalım, sendika olmasın diye uğraşıyor. Sendika ise bunu görmüyor. Bak iş bıraktık yanımıza bile gelmediler. Abi böyle sendika olur mu?” dediler.
HANİ MÜJDE VERİYORDU
Taşeron işçilerin AKP’nin torba yasa ile yapacağı düzenlemelere dair de söyleyecekleri var: “Hani taşeron işçilere AKP müjde veriyordu. Gazete ve televizyonlar öyle yazıyor. Biz bir müjde görmedik. Giderek daha kötüye gidiyor. Biz taşeron işçilerin kadro verilmesini istiyoruz. İş güvencemiz olsun, sendikamız, toplusözleşmemiz olsun, ücretimiz artsın istiyoruz.”
Haber: Halil İmrek / Evrensel