Yargıtay, Dicle Elektrik Dağıtım AŞ’de çalışan ve 2004 yılında işten dönerken kalp krizi sonucu ölen işçi hakkındaki davada, patronun çalışanın sağlık sorunlarından haberdar olması ve sağlık kontrollerini yaptırması gerektiğini belirterek, şirketin, işçi ailesine manevi tazminat ödemesini istedi. Kararı değerlendiren iş güvenliği uzmanları ise kararın emsal niteliğinde olduğunu ve patronların benzer işçi ölümlerinden sorumluluklarının mahkemelerce incelenebileceğine dikkat çekti.
Evrensel’den Tamer Arda Erşin’in haberine göre; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, Dicle Elektrik Dağıtım AŞ’de çalışan ve 2004 yılında kalp krizi sonucu hayatını kaybeden, elektrik tesisat bakım ustasının, 10 yıldır süren davasında örnek bir karar aldı. Son olarak Ankara 11. İş Mahkemesinden, Yargıtaya gelen davada, mahkemenin ölümle ilgili davalı şirkete kusur yüklenemeyeceğini belirterek verdiği şirket lehine direnme kararının bozulmasını istedi.
Kalp krizini ne tetikledi?
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında patronun, işçinin sağlık durumunu iş yeri hekimleri aracılığıyla takip etmesi, iş yerinde kalp krizini tetikleyecek unsurları kontrol etmesi gerektiğini belirtti. Kararda, patronun bu yönde bir kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın direnme kararı verilemeyeceği ve bu kararın verilmesi için iş yerinde işçinin kalp krizi geçirmesine yönelik kusurların olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği ifade edildi.
O işçi ölmeyecekti
Kararın örnek olması niteliğiyle mesleki sosyal paylaşım sitesinde paylaşan İş Güvenliği Uzmanı Dr. Adnan Ağır, kararla Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun kalp krizi sonucu işçinin ölmesinin sorumluluğunu patrona yüklediğini belirtti. 10 yıldır davanın takipçisi olduğuna dikkat çeken Ağır, bu kararla davaya son noktanın konulduğunu ifade ederek, “O işçi ölmeyecekti” diye değerlendirdi. Elektrik tesisat bakım ustası olan ve Dicle Elektrik Dağıtım AŞ’de çalışan işçi, 2004 yılında bir direkte meydana gelen elektrik arızasını giderdikten sonra, iş yerine dönerken yolda kalp krizi geçirmişti. İşçinin ölümünün iş kazası olduğunu belirten ailesi, maddi, manevi tazminat istemiyle şirkete dava açmıştı.
İş yerinde tespit
Ankara 11. İş Mahkemesi, 2008 yılında, ölümün kalp krizi sonucu olduğuna karar vermiş ve SGK’nin davacı ailenin maddi kayıplarını ödediği için sadece şirketin manevi tazminat ödemesini istemişti. Ancak karar temyize gitmiş ve Özel Daire tarafından bozulmuştu. Mahkeme daha sonra kendi kararını tekrar görüşerek davalı şirkete kusur yüklenemeyeceği gerekçesiyle, önceki kararını davalı şirket lehine değiştirerek, manevi tazminat hakkında direnme kararı verdi. Mahkemenin şirket lehine verdiği direnme kararı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna geldi. İş Kanunu’nun 77. maddesine atıfta bulunan Kurul, mahkemenin direnme kararının bozulmasını istedi.